müzikli

ve ben bacaklarım parantez olduundan,
dikine çizgili çoraplar giyince hep topuklarımı birleştirip dururum.
bi de açsam nasıl olurdu,
düşünsenize...
çoğu kadın anlamıyor müziğin tahriğinden.
"iç"lerine giriyor da
yine de...

boşluğa giriş

Hiçlikte yüzüyoruz.
Salınıyor solungaçlarımız;
denizin parıltıları...
Bir boşluktayız, varlıkla yokluk arasında.
Dalgalarda sayısız damlalar var,
tadına bakmadığım yansımalar ;
hissetmeyi yasakladığım hislerdir kendileri.
Söze dökersem dünya kavrulacak.
O yüzden kararınca gece,
çıkarıp kusuyorum ortalığa.
Hepsini boğ, kes, parçala, fırlat,
Isıt,
ama ısıt şu geceyi...
kusmuklarınla...
Dünya da dönüyor dostlarım,
kaf amlarımız da.
Üzgünüz beraberce;
insan olmanın iğrençliğine,
Olmanın utancıyla...

Kırtkırtkırtkırtkırtkırtkırtkırktırktırktırkkırtkırtkırtkırtkırtırktıkı....

Etrafta yine berbat hikayeler dönüyordu;

kırık hislerim biraz hapşırıklı.

Nefes vermeyi hep unutuyorum;

çıkamıyorlar içimden..

mini miniler...

Kafamda kim bilir neler dönüyordu;

güneş yine de büzülürken ordan,

bir kez daha beğeneceksiniz ışıkları,

bir kez daha da nefret ediceksiniz yeni günden

Diye,

saçma bulutlar toplandı,

havalar da iyice soğumaya başladı...

Ortalıkta bir rahatlık mevcuttu;

Hani bir de o kadar sevecek şeylerim yoktu ki,

artık kendim kendisini kazıyordu....

Rende sesi, en baştaki.

Daha ne olucaktı ki.......

2/10

Ve

Hadi aşık olup,

Birbirimizi parçalayalım dedi kadın adama.

Nasıl olsa hepsi darmadağın oluyor sonunda.

Gözlerinde boğulduğumu hissediyorum.

Ve ölüme yakın olduğumu bilmek hep iyi hissettirir bana.

Adam bir an baktı kadına.

Simsiyahtı dibi.

Ama iğneliliğinden değil sözlerinin.

Konuşmadı ki hiç.

Siktir.

Ve git.